Gözetim -2-
Gözetim -2-
Gözetim uygulamasının bitirme zamanı geldi…
Yenilenebilir enerjinin en başında gelen güneş elektrik santralleri son günlerde büyük bir sorunla karşı karşıya kaldı. Enerjide dışa bağımlılığımızı azaltmak adına bu sorun çözüm beklemektedir.
Bildiğiniz gibi dünyada özellikle enerji ve nakliye maliyetleri adeta tavan yapmış durumda. Tabiki bu olumsuz durumdan en çok etkilenen ülkelerin başında da ne yazık ki bizim gibi enerjide dışa bağımlı ülkeler gelmektedir. Ekonomimizin sürdürülebilir olması için enerji olmazsa olmazımızdır. Dışa bağımlı bir enerji politikası ise en başta ekonomimizi ve hatta bağımsızlığımızı bile olumsuz bir şekilde etkileyebilmektedir. Yenilenebilir enerji kaynaklarına tüm dünyada olduğu gibi bizde de rağbet son derece yüksektir. Enerji sorunumuza yıllar içinde kısmende olsa çözüm üretecek tek gerçektir. Bunun önemini dünyadaki son gelişmelere baktığımızda her geçen gün daha da iyi anlamaktayız, anlamalıyız.
Peki ülkemizde özellikle GES konusunda ne durumdayız? Yani öncelikle bu konuya şu açılardan bakmamız gerekir;
- Panel maliyeti
- Panel tedarik süresi.
Tüm dünyada hammadde ve nakliye maliyetlerinin arttığı bir gerçek. Elbette ki bu ülkemizede yansıdı. Burada konumuz GESlerin ana kurulum malzemesi olan panellerdir. Çünkü maliyetin ve kurulumun çoğunu bu ürün oluşturmaktadır. Peki ülkemizde panel maliyetleri ne durumda? Avrupa’da panel maliyet ne kadar? Birkaç bilgi vererek bunları karşılaştırmak isterim. Şu an itibariyle ülkemizde panel fiyatları ki en ucuz olarak 43 $sent/wp + KDV’dir. Vurgulamak için yazıyorum bu EN UCUZ fiyattır. Gelelim Avrupa fiyatlarına, gümrük teslimat fiyatı 34,5 €sent/wp + KDV’dir. Peki bu kadar fark nerden geliyor? Bunun mantıklı bir açıklaması var mı? Yoksa bu bir fırsatçılık mı? Bildiğimiz gibi Avrupa’da işçilik maliyetleri ülkemize göre daha yüksek. Diğer malzemelerde (hücre vb.) yine aynı fiyata alınıyor. Çünkü dünyada hücre vb. Tüm panel üreticileri malzemelerini bu şirketlerden tedarik etmektedirler. Eğer maliyetler eşitse ve işçilik ülkemizde Avrupa’ya göre daha ucuzsa geriye bir tek seçenek kalıyor. Sizce bu nedir?
Şimdi gelelim ikinci en önemli konuya; panel tedarik süreleri. Bu konuya gelmeden önce sizlere birkaç bilgi vermek isterim. Ülkemizde birçok panel üreticisi vardır. Sosyal medya ve internet sitelerinde yıllık üretim kapasiteleri yazmaktadır. Çoğuda yıllık yaklaşık 1 GW ve üzeri üretim kapasitesine sahip olduklarını yazarlar. Ayrıca Stantec’in 2020 yılında yaptığı araştırmasına göre yerel panel üreticileirinin yıllık üretim kapasitesi yaklaşık 6 GW seviyesindedir. Bu işin üretim ayağı, peki tüketim ayağı ne durumda? Günderin verdiği bilgiye göre 2022 yılında 3 GW kurulum olması öngörülmektedir. Bu oldukça sevindirici bir durum. Çünkü GES sektörü hızla gelişmekte. Ama üretim rakamları ile tedarik süreleri birbiriyle çelişmekte. Sözde 2022 yılında 8 GW üzeri bir üretim kapasitesi hedeflenirken diğer yanda 3 GW’lık kurulum beklentisi hedeflenmekte. Görünürde üretim kapasitesi daha fazla gibi… Gelelim can alıcı soruya: O zaman bu durumda panel üreticileri neden en erken teslim süresi olarak 6 ay vermektedir. Neden kurulum yapanlar bu kadar süre beklemek zorundadır? Bunların cevabını sizlere bırakıyorum..!
Avrupa Birliği’nde üreticilerin bazıları 6 Hafta içinde gümrük teslimatı garantisi verebilirken, Türk üreticilerinden sözde 8 GW ve üzeri üretim kapasitesine rağmen verilen en erken 6 aylık teslim süresi kafalarımızda yeni bir soru işareti bırakmaktadır.
Yukarıda sektörümüzün genel bir fotoğrafını çektim. Sorunlarımız var ve bunu ivedilikle çözmemiz gerekiyor. Bilindiği gibi ülkemizde özellikle gıda alanında yoğun enflasyon yaşanmaktadır. Ve bunu bazı aracılar fırsatçılığa çevirerek kendilerine anlamsız kazanç sağlamaktadırlar. Devletimiz bunlarla ilgili gereğini yapmakta ve ağır cezalar vermektedir. Ben burada devletimizin sektörümüzle ilgili yapacağı en güzel şeyin gözetim belgesini kaldırarak ülkemizin en önemli konusu olan enerji sorununa çözüm olacağına inanıyorum. Çünkü rekabet kaliteyi ve fiyat istikrarını getirir.
Gözetim belgesinin kaldırılması sadece sorunu büyük ölçüde çözmekle kalmaz ayrıca istihdam da sağlayacaktır. Özellikle genç ve eğitimli nüfusun istihdam edilmesine olanak sağlar.
Avrupa Birliği’nde anti-dampingin kalkması ile güneş enerjisi sektöründe istihdam 10 kat artmıştır. Bu da Türkiye pazarında 70.000 – 100.000 yeni genç ve nitelikli istihdam atağı olabilir.
Bununla beraber SGK ve vergi ödemeleri ile devlete gelir getirebilecektir.
Bir ülkenin en önemli konusu enerjidir. Enerjisiz hiçbir ülke gelişemez ve büyüyemez. Hatırlatmak isterim geçenlerde İran doğalgazı kestiği için fabrikalar geçici olarak kapanmıştı. Bu da üretim ve iş gücü kaybına sebebiyet verdi. Zaten zor durumda olan ekonomimiz için küçükte olsa bir darbe oldu. Ve enerjinin ne kadar önemli ve hayati olduğu bir kez daha anlaşıldı. Tabi bu sadece üretim ve iş gücü kaybı olarak değerlendirilmemeli. Asıl kayıp ihracat yapan onca fabrikanın yurt dışı pazar kaybıdır. Bu daha da büyük bir sorundur. Çünkü pazarınızı başkalarına kaptırırsanız bir daha geri almak çok zordur. İşte bu yüzden endüstriyel şirketler hızla yenilenebilir enerjiye geçmektedirler. Ya da bir süre beklemek zorundadırlar.
Birde 1 Ocak 2023’de Avrupa Birliği bazı sektörlerde gümrükte karbon vergisi uygulamasına geçecek, modül tedariğinde aksamaların devam etmesi durumunda ihracat yapan şirketler yurt dışında pazar kaybına uğrama riski çok yüksektir.
Sonuç olarak büyük bir enerji krizi çıkmadan ve sürdürülebilir bir üretimin olması için kurulum yapacak şirketlerin panel maliyetlerinin indirilmesi ve tedarik sürelerinin en kısa zamana çekilmesi gerekmektedir. Bunun da en güzel çözümü gözetim belgesinin kaldırılması olacaktır.
Dipl. Ing. (FH) Hasan YİĞİT
hasan@hasanyigit.com.tr
25 .04.2022
15’inci EIF Dünya Enerji Kongresi ve Fuarı
12-14 Ekim 2022 – İstanbul